Hüseyin GÖKÇE
Akkuyu Nükleer A.Ş Üretim ve İnşaat Organizasyon Direktörü Denis Sezemin (solda), Türkiye’de bundan sonraki santrallerin yapımının daha kolay olacağını belirtirken, 2. ve 3. santrallerin yapımı için kapasiteleri olduğunu ve isteklerinin de olduğunu söyledi.
Samsun’da düzenlenen Teknofest Fuarı’nda Akkuyu NGS standında soruları cevaplandıran Sezemin, Türkiye’den temin edilecek mal ve hizmet tutarının 6-6.5 milyar arasında olduğunu belirtirk en, devam eden süreçte yerli malzeme ihtiyacı için katalog hazırladıklarını bildirdi.
Şu anda Akkuyu’da yüzde 80’i Türk olmak üzere 20 bin kişinin çalıştığını dile getiren Sezemin, SGK Mersin İl Müdürlüğü kayıtlarına göre bölgenin en büyük işvereni olduklarını, sigorta priminde ve engelli istihdamında da ilk sırada yer aldıklarını ifade etti. Hâlen 300 Türk mühendisinin çalıştığı projede, işletme aşamasında sayının 600’e çıkacağını belirten Denis Sezemin, işletme döneminde 4 ünitede 4 bin kişi çalışacağı bilgisini verdi. Personel için 4 bin 500 kişilik konut yapımına da başlandığını ifade eden Sezemin, bölge nüfusunda ise çalışan sayısının 10 katı artış beklendiğini aktardı.
2025’e kadar vaktimiz var ama 2023’e yetiştireceğiz
Akkuyu NGS’nin ilk ünitesinin 7 yıllık zaman diliminde bitirilmesinin öngörüldüğüne değinen Sezemin, 2018 yılında ruhsat aldıklarını ve 2025’e kadar süreleri olduğuna vurgu yaptı ve buna rağmen 2023’e kadar tamamlamak için ellerinden geleni yaptıklarını söyledi.
“Alt yüklenicilerin yüzde 95’i çalışmaya devam ediliyor”
IC İçtaş’ın sözleşmesinin feshiyle ilgili soruyu da cevaplandıran Sezemin, çok iddialı hedefleri olduğunu ve bugüne kadar inşaatın bir gün bile durmadığını vurguladı. İnşaatla ilgili yeni şirketin alt yüklenicilerin yüzde 95’iyle çalışmaya devam ettiğini söyleyen Denis Sezemin, “Projeye katılmak isteyen şirketlerle çalışmaya devam ediyoruz. Yani sadece KOBİ’lerle değil büyük ölçekli şirketlerle de çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Yerli malzeme kataloğu hazırladık”
Akkuyu NGS bünyesinde bir yerlileştirme çalışma grubu oluşturduklarını söyleyen Sezemin, yerlileştirme kapsamında alım miktarının 6.5 milyar doları bulacağını ifade etti. Bir de yerlileştirme katalogları bulunduğunu dile getiren Denis Sezemin, bunu da kurumun internet sitesinde ilan edildiğini anlattı.
Akkuyu ile iş yapan şirketlerin sadece bu projeye değil, farklı ülkelere de ürün tedariki gerçekleştirdiklerinin altını çizen Sezemin, Türk şirketlerinin Sinop dahil diğer nükleer santral projelerine üretim yapmaya hazır olduğunu, bunların da Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun belirlediği standartlar çerçevesinde üretim yaptığını bildirdi.
İnşaatın ilk başladığında özellikle demirin tamamının Rusya’dan geldiğini, bugün ise Türk şirketlerinin özel teknik demir üretimi yapabildiği için 2019 yılından bu yana demirin tamamının buradan temin edildiğini ifade etti.
Teknofest’in Türkiye’nin en büyük teknoloji platformu olduğundan bahseden Sezemin, burada nükleer teknolojinin sürdürülebilirliği ve çevreci olduğunu, çocuklar dahil bir çok kesime anlatma fırsatı bulduklarını söyledi.
“Beton kalitesini 5 ayrı kurum denetliyor, sorun yok”
İnşaat sırasında betonda çatlama olup olmadığına yönelik sorusu üzerine, Akkuyu’nun 60 yıllık bir süresi olduğunu, bunun 20 yıl daha artırılabileceğini kaydeden Sezemin, bu noktada inşaat malzemelerinin kalitesinin kritik olduğunu bildirdi. Denis Sezemin, inşaatta beton kalitesini ölçmek için aralarında Türkiye Nükleer Düzenleme Kurumu ve bağımsız yapı denetçisinin de yer aldığı 5 ayrı kurumdan oluşan komisyonunu denetim yaptığını anlattı. Beton örneklerinin TURKAK laboratuvarlarında incelendiğini ve 1. Ünite temelinin üzerinden 4 yıl geçtiğini söyleyen Sezemin, yüzde 0.1 hata payı ile çalışıldığını, betonların kabulünün yapıldığını ve herhangi bir problem olmadığını kaydetti.